Meral'in Sevgi Sitesi

 
  

Efsanelerle büyüdük...Artık bunları anlamaya başlama zamanı...

SEVGİ

 

"Sevgi psikolojik bir olgudur, yaşanarak anlaşılır. Yaşananlar ise daima sübjektiftir.

Pek çok insan sevme yeteneğini geliştirmekte tıkanıklık yaşıyor. Yaşadıklarımızı ve tecrübelerimizi dikkatle gözlemleyelim ki, bu yaşananları anlayabilme olgumuz gelişsin ve bu da bizi sevme becerimize daha çok yaklaştırsın. Önemli olan, ilgisizliği ve körelmişliği yenmek ve daha fazla severek yaşayabilmektir.

Bu yazının amacı, kendinizi bulmanıza yardımcı olabilecek düşünceleri hayata geçirmeye çalışarak ruhsal özgürlüğe erişmeniz, daha sık ve daha derin

sevebilmeniz için sizi cesaretlendirmektir.

Sevginin sırrı, ruhun uyanmışlığı ve özgürlüğüdür. Ruhsal uyanıklık ve özgürlüğün sırrı ise cesarettir. Kendi duygularınızı açıkça ve önyargısız görebilmek ise büyük cesaret ister.

Sevgi, insanı mutluluğa, huzura, sağlığa ve bilgeliğe ulaştıran yoldur. Ve bu yazıyla bunu  kavranabilir, anlaşılabilir ve gerçekleştirilebilir kılarsam, boşuna yazmamış olurum. Bu yazı sevgiye ve yaşama yapılan ilan-ı aşktır aslında..." diyor Peter Lauster ve devam ediyor:

 

Sevginin 9 efsanesi

Cinsellik tıp alanında ve psikologlar tarafından bilimsel olarak incelenir. Lakin sevgi incelenemez. Neden acaba?

Sevgi, görgül yani deneysel olarak incelenemez, ölçülemez, deneyi ve sayısal istatistiği yapılamaz, bilgisayarda hesaplanamaz. Dolayısıyla ölçümü zor olduğu için günümüzde psikolojik  araştırması da yapılmamaktadır. Ancak sevgi ölçülemese dahi, varlığını inkar etmek de mümkün değildir.

Sevgiyi yaşamış olmak, üzerinde düşünmek ve onu tanımlayıcı yazılar yazabilmek gerekir: Gerçek sevgi hangisi, gerçek olmayan sevgi hangisidir? Sevgi adı altında gizlenen ve aslında karşıtı olan nedir ve sevgi neden böyle kullanılır? vs...

Tam olarak bakılırsa, merkezi psikolojik bir olgudur.

Psikologlar, insanlara korkularını yenmek, kendilerine güvenlerini arttırmak, ruhsal dengeyi sağlamak, iç huzuru bulmak ve yaşama cesaretini arttırmak gibi alanlarda yardımcı olmaya çalışırlar.

Nasıl yaşamalıyım? nasıl daha mutlu olabilirim? neden bunalımdayım? neden kabul görmüyorum? korkusuz ve daha sakin olabilmek için ne yapabilirim? İçsel gerilimimi nasıl yenebilirim? ve nasıl rahat ve hür olabilirim? gibi, bütün bu sorular ruhsal huzurun sağlanmasıyla ilgilidir, yani kısaca sevgiyle...

Sevgi ise akılla değil, duyguyla ilgilidir. İstediğiniz kadar okuyun ve düşünün, bunun  size hiç bir faydası olmaz. Zira sevgi doğal bir duygudur ve düşünceyle öğrenilmez.

Her şeyden önce de herkesin kendi bireysel yaşamında sevgiyle ilgili efsaneleri ortadan kaldırması gerekir. O zaman doğru olan kendiliğinden ortaya çıkıverir. bazısı için bu sisli bir perde ardında birazcık kendini gösterirken, bir başkası için tamamıyla netleşir ve o da buna sımsıkı sarılır.

Sevgi varsa, yaşam anlam kazanır; aksi takdirde, hayat ızdırab, korku ve güvensizliklerle doludur. Neden böyle olduğunu şimdi bilinçli olarak algılamaya çalışalım. Herkes gerçeği görebilir. Lakin önemli olan pek çok kişinin buna tutunabilmesi ve bunu başarabilmesidir.

Devamı için kelebeğe tıklayın

Meral'in Sevgi Sitesi